Gelecek Hafta...

  • TCMB 27 Temmuz’da Enflasyon Raporu toplantısını gerçekleştirecek. Merkez bankası, önceki rapor döneminde enflasyonun yılı %22,3 ile kapatacağını öngörüyordu; muhtemelen daha yüksek bir seviyeye revizyon olacak.
  • TCMB'nin enflasyonla mücadele ve ekonomiyi istikrara kavuşturmaya yönelik tedbirler alması ve enflasyon kontrol altına alınana kadar sıkılaştırıcı para politikasına devam etmesi kritik. 20 Temmuz PPK metninde enflasyon açısından geçerli olan risklere değinildi. Beklenti ve davranışlardaki bozulma, hizmet enflasyonundaki katılık gibi önceden aktif olan risklere yeni durumlarla beraber vergi artışları, asgari ücret ve kur artışı gibi riskler de eklenmiş durumda. Enflasyondaki geçerli risk ortamına rağmen faizin yine kademeli artırılmasının tercih edildiğini gördük. Merkez Bankası’nın bu ortamdaki kademeli yaklaşım ve diğer makro/mikro ihtiyati çerçeve ile ilgili sadeleştirme kapsamının iletişimi 27 Temmuz Enflasyon Raporu toplantısında daha detaylı ele alınacaktır.
  • TCMB 25 Temmuz’da Temmuz ayı reel kesim güven endeksi ve kapasite kullanım oranı verilerini açıklayacak. Reel sektör güveni Haziran ayında 108,2 olurken, mevsimsellikten arındırılmış reel sektör güven endeksi ise 105,7 olarak açıklanmıştı. Haziran ayında kapasite kullanım oranı %76,8 olmuştu.
  • TÜİK 28 Temmuz’da Temmuz ayı ekonomik güven endeksini açıklayacak. Haziran ayı ekonomik güven endeksi Mayıs ayındaki 103,7'ye karşı 101,1'e düşmüştü. Tüketici güven endeksi ise bir önceki aydaki 91,1'e karşı 85,1'e gerilemişti.
  • TÜİK 28 Temmuz’da Haziran ayı nihai dış ticaret istatistiklerini açıklayacak. Ticaret Bakanlığı’nın ay başında yayınladığı öncü Haziran verilerine göre, ithalat yıllık yaklaşık %16,8 düşüşle yaklaşık iki yılın en düşük seviyesi olan 26.3 milyar $'a gerilemişti. İhracat da %10,5 düşerek 20.9 milyar $ olmuştu. Bu düşüş, teslimatların durduğu dokuz günlük dini bayram tatili ile alakalı. Ticaret açığı geçen ay enerji ithalatındaki düşüşle %34,5 oranında daraltarak 5,4 milyar dolara inmişti.
  • Yerel para biriminin zayıflamasıyla birlikte sürekli yüksek enerji maliyetleri ve yabancı mallara yönelik yerel talep dış ticaret açığının da artmasında belirleyici olmuştu. Mayıs seçimlerinden bu yana liranın dolar karşısında %25,9 değer kaybetmesi, ürünlerini yurtdışında daha rekabetçi hale getirmek için defalarca daha zayıf bir para birimi çağrısında bulunan ihracatçıları destekleyebilir. Yaz aylarındaki düşük gaz talebi enerji faturası için iyi bir işaret olacaktır. Buna karşılık popüler bir enflasyon koruması olan kıymetli metal ithalatı, Haziran ayında güçlü kalarak yıllık bazda yaklaşık %63 arttı.

 


İlgili Etiketler