Liralaşma Stratejisine Devam

TCMB yılın son günü daha önceki yıllarda Para ve Kur Politikası başlığıyla yayınladığı yıllık raporunu Para Politikası ve Liralaşma Stratejisi olarak açıkladı. Metinden önemli noktalar şöyle: 
-      Liralaşma Stratejisi çerçevesinde 2023 yılının ilk yarısı için mevduatta liralaşma hedefi %60 olarak belirlendi. 16 Aralık verisine göre TL mevduatların toplam mevduatlar içindeki payı %51.82 seviyesinde. TCMB’nin aldığı karara göre %50-%60 arasındaki seviyelerde zorunlu karşılıklar üzerinden %3 komisyon uygulaması bulunuyor, %60 üzerinde komisyon oranı sıfırlanıyor.
-      Açık Piyasa İşlemleri (APİ) kanalıyla yapılan fonlamanın payı kademeli bir şekilde artırılacak ve APİ, fonlamanın temel unsuru haline getirilecek. Bu açıklamadan son verilere göre 70 milyar dolar düzeyine çıkan swap fonlamasının ağırlığının azaltılacağı anlamını çıkartıyoruz.
-      2022 yılında %5.0 olarak belirlenen TCMB APİ portföy nominal büyüklüğü 2023 yılında toplam varlıklarının %7.0’si olarak güncellendi. TCMB’nin son açıklanan 27 Aralık verisine göre portföy büyüklüğü 148,9 milyar TL toplam varlıklarının %4.7’sine karşılık geliyor. 3.1 trilyon liralık varlık büyüklüğünün sabit kaldığı varsayımı altında oranın %7.0’ye çıkartılması TCMB’nin piyasadan 69 milyar TL’lik DİBS alabileceği anlamına geliyor. TCMB geçen yıl olduğu gibi doğrudan alımı yapılacak kıymetlerin alım yapılacak ayın ilk iş günü saat 10.00’da veri dağıtım firmaları aracılığıyla ilan edeceğini açıklarken alım ihalelerinin Pazartesi, Çarşamba ve/veya Cuma günleri bir iş günü sonrası valörlü gerçekleştirilmesi ve her bir ihale tutarının nominal en fazla 150 milyon TL olması maddelerini strateji metninden çıkardı.
-      Döviz üzerinden kullandırılan reeskont kredilerinin geri ödemeleri kaynaklı TCMB döviz rezervlerine katkının 2022 sonunda 22.3 milyar dolar olması bekleniyor. TCMB 2023 yılı için tahmini bir büyüklük belirtmemiş.
TCMB’nin açıklamalarından 2023 yılı içerisinde yepyeni bir politika uygulamasının bulunmadığını, haftalık repo faizinin ana para politikası aracı olacağını anlıyoruz ancak para politikasının sıkılığı ile ilgili bir yönlendirme bulunmuyor. Rezerv yönetimi ve liralaşma stratejisinin mevcut makroihtiyati politikalarla devam edeceğini ve TL mevduat payı ile ilgili olarak %60’lık sınırın değişip değişmeyeceği ile ilgili kararın yılın ikinci yarısında alınacağını anlıyoruz.


İlgili Etiketler